senbilirsin
New member
Salim MANAV – AS İşler
Türkiye’ye Brezilyalı golcü Marcio Nobre olarak ayak bastı. Evvel Fenerbahçe, daha sonra da Beşiktaş formasıyla şampiyonluklar yaşayarak kupalar kazandı. Bu sırada Türk vatandaşlığına da geçerek ismini Mert Nobre olarak değiştirdi. İki büyükten daha sonra bir nevi Evliya Çelebi oldu: Mersin Antrenman Yurdu, Kayserispor, Erzurumspor ve Gençlerbirliği’nde de futbol oynadı. Nobre, futbolu bıraktıktan daha sonra da Türkiye’den ayrılmadı ve teknik yöneticiliğe başladı.
Mert Nobre’den Alex de Souza yorumu
2019’da Akhisar’da yardımcı antrenör olarak yola çıkan Mert Nobre, 2020’de Gençlerbirliği’nin teknik yöneticisi oldu. Mustafa Denizli’nin yardımcısı olarak gittiği Altay’da çabucak sonrasında tek sorumlu oldu. Son olarak Çorum FK’yı çalıştıran Nobre, şu sıra boşta bulunuyor. 42 yaşındaki teknik adamla İstanbul’daki meskeninde buluştuk ve AS İşler için hoş bir röportaj gerçekleştirdik. Nobre, Fenerbahçe’de bir arada forma giydiği vatandaşı Alex de Souza’nın bir gün Fenerbahçe’nin teknik yöneticisi olacağını söylemiş oldu.
2004 yılındaki şampiyonluk sıkıntı ancak güzeldi
Devre içinde geldiğin 2003-2004 döneminde Fenerbahçe’de yaşadığınız şampiyonluğu nasıl tanım edersin?
Öncelikle epeyce büyük bir topluluğa geldiğimin farkındaydım. Beşiktaş’ın da 11 puan gerisindeydik. Bu farkı kapatmak hiç kolay değildi ancak biz başardık. Bu yüzden o şampiyonluk hayli hoştu. Zira ne kadar güç olursa, o kadar da hoş oluyor. Ben de 21 maçta 12 gollük fazlaca güzel bir performans sergiledim. Adaptasyon süreci de fazlaca değerliydi ve arkadaşlarım bana bu mevzuda takviye oldular.
Alex de Souza 2002 Dünya Kupası’nda olmalıydı
Alex de Souza Fenerbahçe’de hayli başarılı bulunmasına karşın Brezilya Ulusal Takımı’nda istenilen performansı sergileyemedi, bunun niçini sence ne?
2002 yılında Alex, Cruzeiro’da inanılmaz derecede âlâ bir performans sergiledi ancak birebir periyotta Brezilyalı epey fazla kaliteli oyuncular vardı. Bence Alex de 2002 Dünya Kupası’na çağırılmalıydı fakat hocanın tercihinden dolayı bu biçimde bir olumsuz süreç yaşandı.
Neymar’ın ne yaptığına açıp baksın herkes
Brezilya Ulusal Takımı’nda Neymar’a gösterilen reaksiyon ve tenkitleri hakikat buluyor musun?
Brezilya’nın şu anki takımı hayli daha genç oyunculardan oluşuyor. 2002’de daha deneyimli oyuncular oynuyordu fakat şimdiki oyuncular da birebir ruhla oynuyorlar. Özgüvenleri de devasa yükseklikte. Neymar, hayli değerli bir oyuncu. kimi vakit beşerler Neymar’ın epey hareketsiz olduğunu söylüyor ancak bu onun kendi tarzı. Her oyuncunun bir tarzı vardır. Neymar Barcelona’da, PSG’de ve ulusal ekipte nasıl işler yapmış, açıp baksın herkes.
Katar’da Arjantin-Portekiz finalini isterim
Bir Brezilyalı olarak sen, Cristiano Ronaldo yahut Lionel Messi’nin bu yıl Dünya Kupası’nı kazanmasını ister misin?
İkisinin de tek eksikleri var, o da Dünya Kupası. Doğal ben Brezilya’nın kazanmasını isterim lakin ikisi de hayli hak ediyor bu kupayı. Düşünebiliyor musunuz, Portekiz ve Arjantin finalde karşı karşıya geliyor! İnanılmaz hoş olur. Takım kaliteleri de aşağı üst birebir fakat son maçlarda Portekiz bir adım daha önde.
Tarihin en uygunu Brezilyalı Ronaldo Nazario
Sana nazaran dünya futbolunun gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcusu kimdir?
Bana soracak olursanız Ronaldo Nazario (Brezilyalı Ronaldo), gelmiş geçmiş en yeterli oyuncudur. Çok fazla sakatlıklar yaşadı, tıpkı vakitte en kritik anlarda. Hekimler “Senin mesleğin bitti” dedi fakat o iki sene daha sonra Dünya Şampiyonu oldu. Latife üzere bir futbolcu, inanılmazdı.
Türkiye’nin en düzgünü Sergen Yalçın’dı
Peki senin geçmişte izlediğin en uygun Türk futbolcu kimdi?
Ben Türkiye’ye geldiğimde Sergen Yalçın, 34-35 yaşlarındaydı lakin buna karşın inanılmaz bir oyuncuydu. O yüzden Sergen Yalçın diyorum.
Arda Güler tam La Liga’lık, Barcelona’ya gidebilir
Günümüzde en beğendiğin yerli oyuncu kim?
Günümüzde ise Fenerbahçeli Arda Güler. çabucak hemen 17 yaşında ve bu biçimdesine pak ayaklara sahip birisini ben daha evvel görmedim. Tam İspanya Ligi oyuncusu Arda. Barcelona’ya gidebilir bence.
Türkiye’de hayli öteki siyasetler var
Türkiye’de teknik yöneticilik yapmak nasıl? Güç mu?
Evet, Türkiye’de hocalık yapmak fazlaca güç. Öteki ülkelerde bu durum fazlaca farklı. Zira Türkiye’de vakit yok. Projeler 90 dakikalık. bu biçimde bir şey olabilir mi? Ben en son Çorum’da teknik yöneticilik yaptım. Murat Yıldırım, benim eski oyuncumdu, o beni aradı “Hocam buraya gel” dedi. Projelerden bahsedildi lakin 2-3 maç daha sonra birinci hatalı hoca oluyor zira fazlaca öbür siyasetler var. Benim maksadım de büyük kadroları çalıştırmak lakin dediğim üzere bu iş Türkiye’de fazlaca güç.
100. yılda şampiyonluğun favorisi Fenerbahçe
Süper Lig’deki ekiplerin mevcut performanslarına baktığında, Cumhuriyet’in 100. yılında hangi ekibi şampiyonluğun favorisi olarak görüyorsun?
Şu anda Fenerbahçe’yi önde görüyorum ancak doğal epeyce erken. örneğin Galatasaray son 3 maçta inanılmaz performans sergiliyor. Puan farkı da epey az. Beşiktaş’a da Şenol Güneş geldi, bence şu an daha uygun. elbette Fenerbahçe epeyce güzel, rotasyonu da fazlaca düzgün yönetiyor Jorge Jesus. bu biçimde devam ederse benim favorim Fenerbahçe’dir.
Jorge Jesus tüm futbolcuları keyifli ediyor
Ali Koç idaresi fazlaca sayıda teknik yönetici değiştirdi. Jorge Jesus ile aranan kan bulunmuş üzere. Jesus hakkında ne düşünüyorsun?
Jorge Jesus, rotasyonu âlâ yönetiyor ve tüm oyuncuları keyifli ediyor. Bu tam bir hoca işi. Bizim vaktimizde birinci 11 belirliydi. Haliyle öbür oyuncunun morali bozuluyor ve performansı düşüyordu. Ancak artık tam aksisi, herkes hazır durumda. Batshuayi, Pedro, Valencia, King hangisinin ne vakit oynayacağı belirli olmuyor. Haliyle de hazır bekliyorlar.
Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın ortasındayım
İki kadroda da oynadın. Sen kendini Beşiktaş’a mı yoksa Fenerbahçe’ye mi daha yakın görüyorsun?
Ben Fenerbahçe’de 3 seneyi fazlaca âlâ geçirdim, yalnızca son Denizlispor maçında makus oldum. Ama Beşiktaş’ta daima bir dönem âlâ, bir dönem berbattım. Bu soruya net bir karşılık veremem, iki tarafa da yakınım. Tam ortadayım.
2004 şampiyonluğunda Aziz Yıldırım tesiri büyüktü
2003-2004’teki şampiyonluğa bir daha dönmek istiyorum. 11 puanlık farkı kapatıp şampiyon oldunuz. Nasıl başardınız, o dönem neler yaşandı?
11 puan farkla çıktığımız birinci maç tekrar edilen Rize maçıydı. Biz son 18 maçımızın her birisine birer finalmiş üzere çıktık ve o denli oynadık. Aziz Yıldırım’ın bize tesiri hayli büyüktü. Tam bir baba üzere. Ne vakit sert ne vakit yumuşak olması gerektiğini epey güzel biliyor. Büyük bir liderdir kendisi. Soyunma odasına inip bize kızdığı da hayli olmuştur. Doğal, epey uygun oynayıp sonuca ulaşamadığımızda da gelirdi soyunma odasına ve bize moral verirdi. Bizi bir daha ayağa kaldırırdı.
Türk Ulusal Kadrosu’ndan davet beklemiştim
Uzun yıllar Türkiye’de forma giydin ve nihayletinde vatandaşlığa da geçtin. Türk Ulusal Takımı’ndan davet bekledin mi?
Türkiye’de fazlaca yeterli performanslar ortaya koyuyordum, haliyle de Türk Ulusal Takımı’ndan davet bekledim. Ancak o devirde benim dışımda 4-5 âlâ oyuncu daha vardı. Hocanın tercihi de bu tarafta oldu, yapacak bir şey yok.
Bence en uygun santrfor Fatih Tekke’ydi
Eski bir santrfor oyuncusu olarak, senin en beğendiğin forvet kimdi?
Türkiye’de en yetenekli bulduğum ve en beğendiğim forvet oyuncusu Fatih Tekke’dir. Tekraren karşı karşıya oynadık. Kendisi inanılmaz akıllı ve son vuruşları da epey yeterli bir golcüydü.
Beni en epey zorlayan Hükümran ve Lugano’ydu
Türkiye’de oynarken seni epey zorlayan savunmacı kimdi?
Türkiye’de oynadığım periyotta ne vakit karşı karşıya gelsek beni en epey zorlayan yerli defans oyuncusu Hükümran Korkmaz’dı. Yabancılar içinde ise Lugano beni fazlaca zorlardı.
Türkiye’de hakem üstünda inanılmaz baskı var
Türkiye’de hakemler hayli tartışılıyor. Sen ne düşünüyorsun?
Türkiye’de hakemler inanılmaz baskı altındalar. Bilhassa büyük gruplar karşısında. Avrupa’da bu daha profesyonel yönetiliyor fakat Türkiye’de maalesef bu biçimde bir sorun var. Bu baskı altındaki hakemler kusur yapmasın da ne yapsın?
Anadolu kadroları büyüklere karşı hayli eziliyor
Sence İstanbul ekipleri ve Anadolu kadrolarına eşit davranılıyor mu?
Ben Anadolu gruplarında da oynadım, büyük kadrolarda da. Bir hakem büyük gruba karşı yanılgı yaptığında herkes inanılmaz baskı yapıyor. Televizyonlarda bir durum 1 saat konuşuluyor. “Bu hakem nasıl bu yanılgıyı yapar” diye. Tıpkı hareket Anadolu kadrosuna yapıldığında birebir televizyonlarda 5 dakika vakit veriliyor. Anadolu ekipleri epey eziliyor bu mevzuda.
Beşiktaş düzgün değildi fakat Mustafa Denizli farkı oldu
Üç büyükleri şampiyon yapan tek teknik yönetici Mustafa Denizli’dir. Onunla çalıştın. Nasal bir hoca sana nazaran?
Mustafa Denizli Hoca ile Beşiktaş ve Altay’da beraberydik. O periyot Beşiktaş’ın takımı, Galatasaray ve Fenerbahçe’ye bakılırsa daha makus durumdaydı tahminen lakin Mustafa Denizli geldi, apayrı bir hava yakaladık. daha sonrası bizim için daha kolay oldu. Zira hayli deneyimli bir hocadır.
Ne Guardiola ne Mourinho… Luxemburgo
En beğendiğin teknik yönetici kim?
Benim futbolculuk mesleğimde en epey etkilendiğim hoca, Cruzeiro’dan hocam; Vanderlei Luxemburgo. Diğerlerine sorsanız en güzel teknik yönetici olarak “Guardiola, Mourinho” derler genelde. Ancak benim için Vanderlei bir numaradır. Kendisi bir periyot Brezilya Ulusal Grubu ve Real Madrid’i de çalıştırdı.
Türkiye’ye gelen yabancılar ekstra güzel değil
Çok tartışılan bir husus da yabancı oyuncu sayısı. Sence hudut olmalı mı?
Benim gördüğüm epey yabancı geldi Türkiye’ye ve birçoğu da ekstra düzgün durumda değil. Kontenjan kısıtlamalarının da yanı sıra Altınordu, Trabzon üzere altyapıya epey daha fazla kıymet ve takviye verilmeli. Zira altyapılar az sayıda. Ulusal kadroya baktığımızda hepsi altyapıdan çıkan oyuncular. Yoksa nasıl yetiştirebileceksiniz? Evvel bu sorunu aşmak gerekiyor.
Bir baktım Recep de Volkan da kalede yok!
Türkiye’de en unutamadığın anılar neler?
Fenerbahçe’de oynarken Yalova ile hazırlık maçı oynamıştık. Ben 2. golü atmıştım ve santra için top orta alana kondu. Hakem düdüğünü çaldı, adam direkt vurdu bizim kaleye ama kalecimiz Recep Biler ortada yok. Nerede bu Recep diye baktık, taraftarlarla arbede ediyor. Bunu hatırladıkça daima gülerim. Bir kere da Almanya’da hazırlık maçındaydık. Tıpkı biçimde bu sefer de Volkan yok kalesinde. “Nerede bu Volkan” dedik, gitmiş tribünle arbede ediyor. Türkiye inanılmaz bir ülke bu manada. Maçtan bir gün evvel çay içiyoruz adamla, sonraki gün bakmışız adam sakatlanmış oynamıyor. Çok garip anılar bunlar!
En komik futbolcu Ekrem Dağ ve Luciano’ydu
Futbolculuk periyodunda bir arada oynadığın en eğlenceli ve komik oyuncu kimdi?
beraber oynadığım en komik oyuncu Ekrem Dağ’dı. kimi vakit biz idmandayken bu gelir dans ederdi. kimi vakit de biraz çıplak oynardı! Çok komik çocuktu. Fenerbahçe vaktinde ise Luciano’nun latifeleri epey komikti. aslına bakarsanız birfazlaca Brezilyalı vardı o devirlerde.
Alex katiyetle Fenerbahçe’nin başına geçecek
Sence Alex de Souza bir gün Fenerbahçe’nin teknik yöneticiliğini yapar mı?
Tabii ki yapabilir ancak hocalık ve oyunculuk epeyce farklı. İnşallah Alex, oynarken yakaladığı inanılmaz muvaffakiyetleri hocalığıyla da yakalar. Ne vakit olacağını bilemem ancak eminim ki Alex bir gün katiyen Fenerbahçe’nin başına geçecek.
Türk oyuncuda amaç ve profesyonellik yok
Türk futbolculara dair yorumun nedir? Olumlu ve olumsuz taraflarıyla…
Türk oyuncularımız yetenekli fakat asla çalışkan değiller. Birçok da hedefsizler. Bu en büyük sorun. Buraya geldim, bu kadarı kâfi diyorlar. niye yetsin bu kadarı? Ulusal ekip var, Avrupa var, büyük kadro var… Bunlar niye maksadınız değil? Maalesef Türk oyuncularda gaye ve profesyonellik yok.
Türkiye’ye Brezilyalı golcü Marcio Nobre olarak ayak bastı. Evvel Fenerbahçe, daha sonra da Beşiktaş formasıyla şampiyonluklar yaşayarak kupalar kazandı. Bu sırada Türk vatandaşlığına da geçerek ismini Mert Nobre olarak değiştirdi. İki büyükten daha sonra bir nevi Evliya Çelebi oldu: Mersin Antrenman Yurdu, Kayserispor, Erzurumspor ve Gençlerbirliği’nde de futbol oynadı. Nobre, futbolu bıraktıktan daha sonra da Türkiye’den ayrılmadı ve teknik yöneticiliğe başladı.
Mert Nobre’den Alex de Souza yorumu
2019’da Akhisar’da yardımcı antrenör olarak yola çıkan Mert Nobre, 2020’de Gençlerbirliği’nin teknik yöneticisi oldu. Mustafa Denizli’nin yardımcısı olarak gittiği Altay’da çabucak sonrasında tek sorumlu oldu. Son olarak Çorum FK’yı çalıştıran Nobre, şu sıra boşta bulunuyor. 42 yaşındaki teknik adamla İstanbul’daki meskeninde buluştuk ve AS İşler için hoş bir röportaj gerçekleştirdik. Nobre, Fenerbahçe’de bir arada forma giydiği vatandaşı Alex de Souza’nın bir gün Fenerbahçe’nin teknik yöneticisi olacağını söylemiş oldu.
2004 yılındaki şampiyonluk sıkıntı ancak güzeldi
Devre içinde geldiğin 2003-2004 döneminde Fenerbahçe’de yaşadığınız şampiyonluğu nasıl tanım edersin?
Öncelikle epeyce büyük bir topluluğa geldiğimin farkındaydım. Beşiktaş’ın da 11 puan gerisindeydik. Bu farkı kapatmak hiç kolay değildi ancak biz başardık. Bu yüzden o şampiyonluk hayli hoştu. Zira ne kadar güç olursa, o kadar da hoş oluyor. Ben de 21 maçta 12 gollük fazlaca güzel bir performans sergiledim. Adaptasyon süreci de fazlaca değerliydi ve arkadaşlarım bana bu mevzuda takviye oldular.
Alex de Souza 2002 Dünya Kupası’nda olmalıydı
Alex de Souza Fenerbahçe’de hayli başarılı bulunmasına karşın Brezilya Ulusal Takımı’nda istenilen performansı sergileyemedi, bunun niçini sence ne?
2002 yılında Alex, Cruzeiro’da inanılmaz derecede âlâ bir performans sergiledi ancak birebir periyotta Brezilyalı epey fazla kaliteli oyuncular vardı. Bence Alex de 2002 Dünya Kupası’na çağırılmalıydı fakat hocanın tercihinden dolayı bu biçimde bir olumsuz süreç yaşandı.
Neymar’ın ne yaptığına açıp baksın herkes
Brezilya Ulusal Takımı’nda Neymar’a gösterilen reaksiyon ve tenkitleri hakikat buluyor musun?
Brezilya’nın şu anki takımı hayli daha genç oyunculardan oluşuyor. 2002’de daha deneyimli oyuncular oynuyordu fakat şimdiki oyuncular da birebir ruhla oynuyorlar. Özgüvenleri de devasa yükseklikte. Neymar, hayli değerli bir oyuncu. kimi vakit beşerler Neymar’ın epey hareketsiz olduğunu söylüyor ancak bu onun kendi tarzı. Her oyuncunun bir tarzı vardır. Neymar Barcelona’da, PSG’de ve ulusal ekipte nasıl işler yapmış, açıp baksın herkes.
Katar’da Arjantin-Portekiz finalini isterim
Bir Brezilyalı olarak sen, Cristiano Ronaldo yahut Lionel Messi’nin bu yıl Dünya Kupası’nı kazanmasını ister misin?
İkisinin de tek eksikleri var, o da Dünya Kupası. Doğal ben Brezilya’nın kazanmasını isterim lakin ikisi de hayli hak ediyor bu kupayı. Düşünebiliyor musunuz, Portekiz ve Arjantin finalde karşı karşıya geliyor! İnanılmaz hoş olur. Takım kaliteleri de aşağı üst birebir fakat son maçlarda Portekiz bir adım daha önde.
Tarihin en uygunu Brezilyalı Ronaldo Nazario
Sana nazaran dünya futbolunun gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcusu kimdir?
Bana soracak olursanız Ronaldo Nazario (Brezilyalı Ronaldo), gelmiş geçmiş en yeterli oyuncudur. Çok fazla sakatlıklar yaşadı, tıpkı vakitte en kritik anlarda. Hekimler “Senin mesleğin bitti” dedi fakat o iki sene daha sonra Dünya Şampiyonu oldu. Latife üzere bir futbolcu, inanılmazdı.
Türkiye’nin en düzgünü Sergen Yalçın’dı
Peki senin geçmişte izlediğin en uygun Türk futbolcu kimdi?
Ben Türkiye’ye geldiğimde Sergen Yalçın, 34-35 yaşlarındaydı lakin buna karşın inanılmaz bir oyuncuydu. O yüzden Sergen Yalçın diyorum.
Arda Güler tam La Liga’lık, Barcelona’ya gidebilir
Günümüzde en beğendiğin yerli oyuncu kim?
Günümüzde ise Fenerbahçeli Arda Güler. çabucak hemen 17 yaşında ve bu biçimdesine pak ayaklara sahip birisini ben daha evvel görmedim. Tam İspanya Ligi oyuncusu Arda. Barcelona’ya gidebilir bence.
Türkiye’de hayli öteki siyasetler var
Türkiye’de teknik yöneticilik yapmak nasıl? Güç mu?
Evet, Türkiye’de hocalık yapmak fazlaca güç. Öteki ülkelerde bu durum fazlaca farklı. Zira Türkiye’de vakit yok. Projeler 90 dakikalık. bu biçimde bir şey olabilir mi? Ben en son Çorum’da teknik yöneticilik yaptım. Murat Yıldırım, benim eski oyuncumdu, o beni aradı “Hocam buraya gel” dedi. Projelerden bahsedildi lakin 2-3 maç daha sonra birinci hatalı hoca oluyor zira fazlaca öbür siyasetler var. Benim maksadım de büyük kadroları çalıştırmak lakin dediğim üzere bu iş Türkiye’de fazlaca güç.
100. yılda şampiyonluğun favorisi Fenerbahçe
Süper Lig’deki ekiplerin mevcut performanslarına baktığında, Cumhuriyet’in 100. yılında hangi ekibi şampiyonluğun favorisi olarak görüyorsun?
Şu anda Fenerbahçe’yi önde görüyorum ancak doğal epeyce erken. örneğin Galatasaray son 3 maçta inanılmaz performans sergiliyor. Puan farkı da epey az. Beşiktaş’a da Şenol Güneş geldi, bence şu an daha uygun. elbette Fenerbahçe epeyce güzel, rotasyonu da fazlaca düzgün yönetiyor Jorge Jesus. bu biçimde devam ederse benim favorim Fenerbahçe’dir.
Jorge Jesus tüm futbolcuları keyifli ediyor
Ali Koç idaresi fazlaca sayıda teknik yönetici değiştirdi. Jorge Jesus ile aranan kan bulunmuş üzere. Jesus hakkında ne düşünüyorsun?
Jorge Jesus, rotasyonu âlâ yönetiyor ve tüm oyuncuları keyifli ediyor. Bu tam bir hoca işi. Bizim vaktimizde birinci 11 belirliydi. Haliyle öbür oyuncunun morali bozuluyor ve performansı düşüyordu. Ancak artık tam aksisi, herkes hazır durumda. Batshuayi, Pedro, Valencia, King hangisinin ne vakit oynayacağı belirli olmuyor. Haliyle de hazır bekliyorlar.
Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın ortasındayım
İki kadroda da oynadın. Sen kendini Beşiktaş’a mı yoksa Fenerbahçe’ye mi daha yakın görüyorsun?
Ben Fenerbahçe’de 3 seneyi fazlaca âlâ geçirdim, yalnızca son Denizlispor maçında makus oldum. Ama Beşiktaş’ta daima bir dönem âlâ, bir dönem berbattım. Bu soruya net bir karşılık veremem, iki tarafa da yakınım. Tam ortadayım.
2004 şampiyonluğunda Aziz Yıldırım tesiri büyüktü
2003-2004’teki şampiyonluğa bir daha dönmek istiyorum. 11 puanlık farkı kapatıp şampiyon oldunuz. Nasıl başardınız, o dönem neler yaşandı?
11 puan farkla çıktığımız birinci maç tekrar edilen Rize maçıydı. Biz son 18 maçımızın her birisine birer finalmiş üzere çıktık ve o denli oynadık. Aziz Yıldırım’ın bize tesiri hayli büyüktü. Tam bir baba üzere. Ne vakit sert ne vakit yumuşak olması gerektiğini epey güzel biliyor. Büyük bir liderdir kendisi. Soyunma odasına inip bize kızdığı da hayli olmuştur. Doğal, epey uygun oynayıp sonuca ulaşamadığımızda da gelirdi soyunma odasına ve bize moral verirdi. Bizi bir daha ayağa kaldırırdı.
Türk Ulusal Kadrosu’ndan davet beklemiştim
Uzun yıllar Türkiye’de forma giydin ve nihayletinde vatandaşlığa da geçtin. Türk Ulusal Takımı’ndan davet bekledin mi?
Türkiye’de fazlaca yeterli performanslar ortaya koyuyordum, haliyle de Türk Ulusal Takımı’ndan davet bekledim. Ancak o devirde benim dışımda 4-5 âlâ oyuncu daha vardı. Hocanın tercihi de bu tarafta oldu, yapacak bir şey yok.
Bence en uygun santrfor Fatih Tekke’ydi
Eski bir santrfor oyuncusu olarak, senin en beğendiğin forvet kimdi?
Türkiye’de en yetenekli bulduğum ve en beğendiğim forvet oyuncusu Fatih Tekke’dir. Tekraren karşı karşıya oynadık. Kendisi inanılmaz akıllı ve son vuruşları da epey yeterli bir golcüydü.
Beni en epey zorlayan Hükümran ve Lugano’ydu
Türkiye’de oynarken seni epey zorlayan savunmacı kimdi?
Türkiye’de oynadığım periyotta ne vakit karşı karşıya gelsek beni en epey zorlayan yerli defans oyuncusu Hükümran Korkmaz’dı. Yabancılar içinde ise Lugano beni fazlaca zorlardı.
Türkiye’de hakem üstünda inanılmaz baskı var
Türkiye’de hakemler hayli tartışılıyor. Sen ne düşünüyorsun?
Türkiye’de hakemler inanılmaz baskı altındalar. Bilhassa büyük gruplar karşısında. Avrupa’da bu daha profesyonel yönetiliyor fakat Türkiye’de maalesef bu biçimde bir sorun var. Bu baskı altındaki hakemler kusur yapmasın da ne yapsın?
Anadolu kadroları büyüklere karşı hayli eziliyor
Sence İstanbul ekipleri ve Anadolu kadrolarına eşit davranılıyor mu?
Ben Anadolu gruplarında da oynadım, büyük kadrolarda da. Bir hakem büyük gruba karşı yanılgı yaptığında herkes inanılmaz baskı yapıyor. Televizyonlarda bir durum 1 saat konuşuluyor. “Bu hakem nasıl bu yanılgıyı yapar” diye. Tıpkı hareket Anadolu kadrosuna yapıldığında birebir televizyonlarda 5 dakika vakit veriliyor. Anadolu ekipleri epey eziliyor bu mevzuda.
Beşiktaş düzgün değildi fakat Mustafa Denizli farkı oldu
Üç büyükleri şampiyon yapan tek teknik yönetici Mustafa Denizli’dir. Onunla çalıştın. Nasal bir hoca sana nazaran?
Mustafa Denizli Hoca ile Beşiktaş ve Altay’da beraberydik. O periyot Beşiktaş’ın takımı, Galatasaray ve Fenerbahçe’ye bakılırsa daha makus durumdaydı tahminen lakin Mustafa Denizli geldi, apayrı bir hava yakaladık. daha sonrası bizim için daha kolay oldu. Zira hayli deneyimli bir hocadır.
Ne Guardiola ne Mourinho… Luxemburgo
En beğendiğin teknik yönetici kim?
Benim futbolculuk mesleğimde en epey etkilendiğim hoca, Cruzeiro’dan hocam; Vanderlei Luxemburgo. Diğerlerine sorsanız en güzel teknik yönetici olarak “Guardiola, Mourinho” derler genelde. Ancak benim için Vanderlei bir numaradır. Kendisi bir periyot Brezilya Ulusal Grubu ve Real Madrid’i de çalıştırdı.
Türkiye’ye gelen yabancılar ekstra güzel değil
Çok tartışılan bir husus da yabancı oyuncu sayısı. Sence hudut olmalı mı?
Benim gördüğüm epey yabancı geldi Türkiye’ye ve birçoğu da ekstra düzgün durumda değil. Kontenjan kısıtlamalarının da yanı sıra Altınordu, Trabzon üzere altyapıya epey daha fazla kıymet ve takviye verilmeli. Zira altyapılar az sayıda. Ulusal kadroya baktığımızda hepsi altyapıdan çıkan oyuncular. Yoksa nasıl yetiştirebileceksiniz? Evvel bu sorunu aşmak gerekiyor.
Bir baktım Recep de Volkan da kalede yok!
Türkiye’de en unutamadığın anılar neler?
Fenerbahçe’de oynarken Yalova ile hazırlık maçı oynamıştık. Ben 2. golü atmıştım ve santra için top orta alana kondu. Hakem düdüğünü çaldı, adam direkt vurdu bizim kaleye ama kalecimiz Recep Biler ortada yok. Nerede bu Recep diye baktık, taraftarlarla arbede ediyor. Bunu hatırladıkça daima gülerim. Bir kere da Almanya’da hazırlık maçındaydık. Tıpkı biçimde bu sefer de Volkan yok kalesinde. “Nerede bu Volkan” dedik, gitmiş tribünle arbede ediyor. Türkiye inanılmaz bir ülke bu manada. Maçtan bir gün evvel çay içiyoruz adamla, sonraki gün bakmışız adam sakatlanmış oynamıyor. Çok garip anılar bunlar!
En komik futbolcu Ekrem Dağ ve Luciano’ydu
Futbolculuk periyodunda bir arada oynadığın en eğlenceli ve komik oyuncu kimdi?
beraber oynadığım en komik oyuncu Ekrem Dağ’dı. kimi vakit biz idmandayken bu gelir dans ederdi. kimi vakit de biraz çıplak oynardı! Çok komik çocuktu. Fenerbahçe vaktinde ise Luciano’nun latifeleri epey komikti. aslına bakarsanız birfazlaca Brezilyalı vardı o devirlerde.
Alex katiyetle Fenerbahçe’nin başına geçecek
Sence Alex de Souza bir gün Fenerbahçe’nin teknik yöneticiliğini yapar mı?
Tabii ki yapabilir ancak hocalık ve oyunculuk epeyce farklı. İnşallah Alex, oynarken yakaladığı inanılmaz muvaffakiyetleri hocalığıyla da yakalar. Ne vakit olacağını bilemem ancak eminim ki Alex bir gün katiyen Fenerbahçe’nin başına geçecek.
Türk oyuncuda amaç ve profesyonellik yok
Türk futbolculara dair yorumun nedir? Olumlu ve olumsuz taraflarıyla…
Türk oyuncularımız yetenekli fakat asla çalışkan değiller. Birçok da hedefsizler. Bu en büyük sorun. Buraya geldim, bu kadarı kâfi diyorlar. niye yetsin bu kadarı? Ulusal ekip var, Avrupa var, büyük kadro var… Bunlar niye maksadınız değil? Maalesef Türk oyuncularda gaye ve profesyonellik yok.